Sevgi

Sevgi, acıları tatlılaştırır; çünkü sevgilerin temeli, insanı doğru yola götürmektir.

Kahırsa tatlıyı acılığa çeker, götürür; acı nereden tatlıyla bir arada bulunacak.

Nice tatlı şeyler vardır ki, şekere benzer; fakat o şekerin içinde zehir gizlidir.

Daha fazla aklı, anlayışı olan, her şeyi kokusundan anlar, tanır. Öbürüyse, dudağına değdirir, dişine vurur da anlar.

 

Kalbinde Allah sevgisini duyan bilsin ki, Allah da onu sever. Çünkü o sevgi ona Allah tarafından gelmiştir.

 

Dünyaya bağlanan rahat bulmaz. Dünya her belanın madenidir. Bir yılana benzer, okşaması yumuşak, ısırması zehirlidir. Dünya acı ve üzüntü yeridir. Onu terk eden mutludur. Şehvetleri terk eden, belalardan kurtulur.

Dünya, insanları kendine çeker ve onlara hiç ölmeyeceklermiş hissini verir. Akıllı ve uyanık o kimsedir ki, nefsi ve dünyası için gam çekmez, emellerini azaltıp ibadete kuvvet verir, ne için yaratıldığını bilir; Allah sevgisini bir an bile gönlünden uzaklaştırmaz.

Görünüşte dünyaya karşı soğuk görünüp, içinden sevgi duyan zahid, nefsiyle savaş halindedir. Nefsini yenen, gerçek Zahid’dir.